CHP’li Nazlıaka: Soyadı düzenlemesi 9. Yargı Paketi’nden çıkarılacak
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, “Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ile yaptığımız görüşmede umudumuzu büyüten en önemli haber; soyadı düzenlemesinin 9’uncu Yargı Paketi’nden çıkarılacağı bilgisi oldu. Bu sabah aldığımız bilgiye göre; soyadı dayatmasına ilişkin bakanlık bünyesinde yeniden bir değerlendirme yapılacak” dedi.
CHP’li Nazlıaka, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Nazlıaka, dün Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ile görüştüklerini ve Bakan Göktaş’a 11 maddeden oluşan geniş kapsamlı bir dosya sunduğunu söyledi. Nazlıaka, “Sayın Bakan sunduğum dosyayı inceleyeceğini, dosyadaki bazı sorulara yazılı cevap vereceğini belirtti. Bir saati aşan görüşmede Sayın Bakan ile kadına yönelik şiddetle mücadele başlığının altında; İstanbul Sözleşmesi’ni, verilerin ulaşma sorununu, kadın cinayetlerinin şüpheli ölüm adı altında gizlenmesini, deprem bölgesinde artan kadına yönelik şiddet vakalarını, KADES (Kadın Destek) uygulamasındaki eksikleri, elektronik kelepçe sayısındaki yetersizliği, ŞÖNİM (Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi) sayılarının artırılması gerektiğini ve budanmaya çalışılan 6284 Sayılı Kanun’u konuştuk. Sil baştan yazılamaya çalışılan Medeni Kanun, 9’uncu Yargı Paketi içerisindeki soyadı dayatması, kadın yoksulluğu ve sosyal desteklerdeki adaletsizlikler hakkında görüşlerimizi ilettik. Çocuk hakları başlığı altında; çocuk işçileri, eğitim dışına itilen çocukları, karma eğitim tartışmasını, devlet korumasındaki çocukları, erken yaşta zorla evlilikleri, depremdeki kayıp çocuklar konusunu anlattık. Engelliler, şehit yakınları ve gaziler ile Romanların yaşadığı hak mağduriyetlerini ve çözüm önerilerimizi sunduk. Tarikat ve cemaatlerle imzalanan protokoller hakkında geniş kapsamlı bilgi talep ettik. Verimli bir sohbet gerçekleştirdik” ifadelerini kullandı.
‘YENİDEN DEĞERLENDİRME YAPILACAK’
Nazlıaka, kadınların soyadı düzenlemesine ilişkin, “Sonda söyleyeceğimizi en başta söyleyeyim. Bu görüşmede umudumuzu büyüten en önemli haber, soyadı düzenlemesinin 9’uncu Yargı Paketi’nden çıkarılacağı bilgisi oldu. Bu sabah aldığımız bilgiye göre; soyadı dayatmasına ilişkin bakanlık bünyesinde yeniden bir değerlendirme yapılacak. Partimizin Meclis grubu, özellikle de Adalet ve Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu üyesi olan milletvekillerimiz, Türkiye kadın hareketi, eşitlikçi erkekler ve benzer görüşü paylaşan diğer siyasi partiler, bu süreçte net tavır aldı. İtirazlarını dile getirdi. Kadın örgütleri basın açıklamaları yaparak Anayasa Mahkemesi kararına uyulması çağrısı yaptı. Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel grup konuşmasında ve kamuoyuna yaptığı açıklamalarda ‘Hangi soyadını kullanacağına sadece kadınlar karar verir’ dedi. Grup başkan vekillerimiz ve milletvekillerimiz sabaha kadar süren komisyon toplantılarında soyadı dayatmasına ‘Hayır’ dediler. Emeği geçen herkese binlerce teşekkür ederiz” dedi.
‘İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN VAZGEÇMEDİK’
Görüşmede, İstanbul Sözleşmesi’nin önemine de değindiğini belirten Nazlıaka, “İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmediğimizi ve sözleşmenin yeniden yürürlüğe konulması talebimizi ilettim. 6284 sayılı Kanun’un etkin uygulanmaması nedeniyle suç duyurusunda bulunan kadınların, karakolda şiddet uygulayan kişiyle uzlaştırılıp şiddet sarmalına mahkum edildiğini anlattım. Özellikle İstanbul Sözleşmesi’nin feshinden sonra bu tablonun arttığı bilgisini paylaştım. 64 binden fazla 6284 kapsamında takip edilen dosya olduğu bilgisi verildi. Bakanlık yetkilileri şüpheli ölüm vakalarının dosyalarına müdahil olduklarını kaydetti. Ayşe Tuba Arslan’ın 23 kez suç duyurusunda bulunduğunu ve göz göre göre öldürüldüğünü hatırlattım. Bakanlık yetkilileri bu vakaların bir daha yaşanmaması için çalışıldığını söyledi. Emniyet mensuplarına verilecek toplumsal cinsiyet eşitliği eğitiminin önemine değindiğimde, Sayın Bakan jandarmanın farkındalık çalışması yaptığından bahsetti. Sayın Bakan, İstanbul Sözleşmesi ile ilgili Avrupa’da da pek çok ülkede geri çekilmeler olduğunu ancak sözleşmenin kıymetli bir altyapısı olduğunu, 6284’ün ise dünyada eşi benzeri olmayan bir yasa olduğunu bildirdi. Öncelikle şunu belirtelim; Erdoğan, sözleşmeyi 2021’de feshetti. 2023’te ise Avrupa Parlamentosu birlik genelinde İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmasını kabul etti. Yani sözleşmeye olan destek her geçen gün artıyor. Gelişmiş ülkeler sözleşmenin önemini kavrarken, ülkemiz ‘3 kez boş’ diyerek sözleşmeden çıkıyor” ifadelerini kullandı.